Kadın Gibi Konuşan Erkeğe Ne Denir? Komik Bir Bakış
İzmir’de, deniz kenarında bir kafede oturmuş, bir yandan kahvemi yudumlarken, diğer yandan arkadaşlarımla eğlenceli bir sohbet yapıyoruz. Arada bir, kaybolan bir kelime veya ilginç bir durum ortaya çıkınca, gözlerimden belli ederim; çünkü biraz düşünür, biraz da “Ne diyor bu?” diye sorgularım. Bugün de tam böyle bir an yaşandı ve o an aklıma gelen soru şu oldu: Kadın gibi konuşan erkeğe ne denir?
Şimdi, bunu sorarken, tabii ki amacım kimseyi küçük düşürmek değil, yalnızca bu ilginç olguyu komik bir bakış açısıyla ele almak. Çünkü bazen hayatın absürtlüğü, bizim tuhaf insanları anlamlandırma biçimimizle birleşiyor ve ortaya komik sonuçlar çıkıyor. Kadın gibi konuşan erkeğe ne denir? Aslında bu, çok daha derin bir soru. Hem eğlenceli hem de düşündürücü.
Kadın Gibi Konuşan Erkek: Ne Yapıyorsun Sen?
Öncelikle, “kadın gibi konuşan erkek” dediğimizde kastettiğimiz ne tam olarak? Hani o tipik “çalışan kadın, ama erkek gibi bir arkadaş” gibi laflar var ya, işte öyle bir şey. Şimdi, o tip erkekleri düşünün; ses tonu biraz daha tiz, kelimeler bazen o kadar zarif ve naif ki, bizler onları duyduğumuzda bir an durup düşünüyoruz: “Vallahi bu adam, şair olabilir mi?”
Bunun en komik örneğini geçen hafta yaşadım. Arkadaş grubumla, sahil kenarında yürüyüş yapıyoruz. Hep birlikte bir şeyler konuşurken, Çağatay (arkadaşım) birden sesini yükseltti ve dedi ki:
— “Ya ben geçen gün o kadar güzel bir film izledim ki, tam istediğim gibi ama sonunda biraz hüsrana uğradım… Ah, sen de izlesen ne kadar seversin!”
Bir anda herkes sessizleşti, ben içimden “Vay canına” diye düşündüm. O an, bende bir soru oluştu: Kadın gibi konuşan erkeğe ne denir?
Bir yandan da düşünmeye başladım: Bu kadar zarif ve duygusal bir şekilde konuşan bir adam, sanki bir romancı veya bir şiir yazarıymış gibi duruyordu. Hani biraz da “tecrübe kazanmış” gibi… İnsanın aklına ister istemez şu soru geliyor: Acaba bunun bir tiplemesi var mı?
Aslında Bu Bir Tipleme Mi? Kadın Gibi Konuşan Erkek Kimdir?
Kadın gibi konuşan erkek, toplumun klasik tabirinde “ağır laflar eden, bir tık duygusal, ama erkek gibi olamayan” kişi olabilir. Ama işin ilginç yanı şu: Toplumun kafasında şekillenen bu tür insan tiplemeleri, aslında ne kadar özgürleşmeye çalıştığımızı gösteriyor. Hani şu “toplumun erkeği nasıl konuşmalı?” klişesine aykırı olarak; bu adamlar, kendi içsel dünyalarında daha derin düşünceleri, hisleri, anlatımları güçlü şekilde dile getiren insanlardır. Mesela, Çağatay’ın “hüsran” dedikten sonra bir dakika durup ağlamayacak kadar kendine hâkim olması, beni her seferinde şaşırtan bir şey.
Bir gün, kahve içmeye gittiğimizde Çağatay şöyle dedi:
— “Ya seninle bi’ şey paylaşacağım, ama önce psikolojik olarak hazırlıklı olman lazım. O kadar duygusal bir şey ki, seni de etkileyecektir.”
O kadar hazır değildim ki! Bir an düşündüm, “Kadın gibi konuşan erkeğe ne denir?” sorusu beni yine sardı. Çağatay’ın söyledikleri aslında çok derindi ama bir yandan da o kadar komik ve doğal bir şekilde geliyordu ki, içimde bu konuda daha çok kafa yormaya başladım.
Kadın Gibi Konuşan Erkeğe Ne Denir? Ne Oluyor Burada?
Duygusal bir ortamda, fazla düşünüp, ne diyeceğini bulamayan bir adam var karşımda. Ve ben buna her seferinde hayretle bakıyorum. Her anı bir şiir gibi, ama aynı zamanda gülümsediğimde de bana “Oğlum, sen ne biçim adamsın?” dedirtecek kadar samimi. İşte burada çok fazla kelimeye gerek yok, her şey o anki bakışta, o sessiz gülüşte saklı. Kısacası, kadın gibi konuşan erkeğe, bana sorarsanız, en doğru adlandırma “duygusal derinlik” olmalı.
Şimdi, buraya kadar her şey gayet güzel görünüyor, değil mi? Ama ya tam tersi olsaydı? Mesela, bazen ben de içimden “bu kadar duygusal olmak gereksiz” diyorum ama sonra bir bakıyorum, Çağatay’ın öngörülebilir şekilde yaptığı her “hüsran” açıklaması beni derin düşüncelere sokuyor. Bu da işin ironisi. Ben de belki o kadar duygusal olmasam da, bazen “kadın gibi konuşan” bir adam olmak istiyorum.
O Zaman, Kadın Gibi Konuşan Erkeğe Ne Denir?
Kadın gibi konuşan erkeğe ne denir, sorusuna dönelim. Bence, ona duygusal derinliği fark etmiş adam denir. Çünkü duygusal zekâ dediğimiz şey, sadece kadınlar için değil, herkes için önemli. Eğer bir adam, içindeki duyguları açıkça, samimi bir şekilde dile getirebiliyorsa, ona sadece “duygusal adam” demek yerine, biraz daha özgür bir şekilde yaklaşmalıyız. Çünkü o adam, bizim her gün “sadece erkek gibi olmamız lazım” dediğimiz toplumun kurallarına aykırı bir şekilde, kendini bulmuş biridir.
Ama bir de içimden geçen sorular var: “Peki ya çok duygusal olmak zararlı mı? Erkek gibi olmak gerçekten de ne demek? Neden sadece erkek ve kadın konuşma şekilleri üzerinden hareket ediyoruz?” Bu sorulara bir cevap bulmak, bence bir ömür alır. Ama şimdilik, eğlenceli bir şekilde kadın gibi konuşan erkeğe “duygusal derinlikte ustalaşmış adam” demek, bu konuda verebileceğimiz en uygun cevap olur.
—
İşte, yine izlediğim bir sohbetin içinden doğan, benim için komik ama bir o kadar da düşündürücü bir yazı. Herkesin konuşma şekli farklı, ama kadın gibi konuşan erkekler bana göre en ilginç olanları.